10 yıl önce 8.500 dekar olan Rus sera varlığı, bugün 47.560 dekar büyüklüğe ulaşmış bulunuyor. Çoğunluğu topraksız olan bu seraların en küçüğü 50 dekar olup, 1.200 dekar büyüklüğe kadar gitmektedir.
Rus devleti, sera yatırımlarına vermiş olduğu desteği artık durduruyor. Fakat buna rağmen büyük holdingler, yurt içi ve yurt dışı yatırımcıları, halen desteksiz olarak yatırımlarına devam etmektedir.
Rusya’daki üreticiler artık sera ortamında üretimi öğrendiler. Rusya çok kısa vadede, kendi temel ihtiyaçlarını üretmeyi planlıyor. Hatta kendi ihtiyacı olan üretimin haricinde, yakın bir gelecek içinde 120 milyon nüfuslu Japonya ve 85 milyon nüfusa sahip olan Almanya’ya da ihracat planları var.
İlgili Ürünler
Rusya’nın 2020 içinde azda olsa Polonya’ya yapmış olduğu domates ihracatı bunun bir başlangıcı olarak görülüyor.
Yine Rusya’nın yakın coğrafyasında bulunan Türkmenistan, Özbekistan ve Kazakistan gibi ülkelere yapılan sera yatırımlarında gün ve gün artmaktadır.
Burada sorulması gereken önemli soru şudur: Yaklaşık 700.000 dekar sera alanında yapmış olduğu üretimlerini bu pazarlara satan Türkiye; bahsi geçen bu ülkelerdeki artan sera yatırımları sonucunda, üretici hatta ihracatçı pozisyona gelen bu ülkelere nasıl ürün satacak?
Türk üreticisini ve ihracatçısını yakın bir gelecekte bekleyen en büyük tehlike budur. Yaklaşan bu tehlikeden etkilenmemek için yeni pazarların aranıp bulunması elzem bir hal almaktadır.
Kaynaklar
Hakan ÖZTÜRK